Psikolog Randevu

Psikolog Randevu almak için lütfen formu doldurun.

Kardeş Kıskançlığı

 Kardeş Kıskançlığı için Neler Yapılabilir ? Kardeş Kıkançlığı Nasıl Önlenir ?

Değerli Ebeveyn;

Burada çocuğunuza ebeveynlik yaparken yaşamış olduğunuz zorluklarla ilgili sizlere genel bilgi ve öneriler bulunmaktadır.

Öncelikle kıskançlık insanın gelişimi düşünüldüğünde hangi yaşta olursa olsun insanın en temel ve baş edilmesi en zor duygularından birisidir.

Çocuklar için anne-baba dünyayı temsil eder, anne ve babalarını herkesten ve her şeyden çok severler. Bu nedenle anne ve babalarının da kendilerini herkesten çok sevmelerini isterler. Çocuklardaki en büyük kıskançlık nedeni anne ve babalarının tek sevgili varlığı olma isteğinden kaynaklanır.

Kıskançlık yaşamın her döneminde görülebilir ancak erken çocukluk dönemimde biraz daha yoğun yaşanabilir. Yoğun yaşanmasının sebepleri arasında henüz bu durumu yönetebilecek mental olgunluğa sahip olamadıklarından kaynaklanır. Kıskançlık doğal, evrensel ve insanı oldukça mutsuz eden bir duygudur. Sevilen kişinin başkası ile paylaşılmasına katlanamama durumudur. Önemli olan çocuğun bu duyguyu ne boyutta yaşandığıdır. Özellikle 3 ile 8 yaş arasında kıskançlık daha yoğun yaşanır. Çünkü bu dönemde mantık kavramıyla değil daha çok duygu yönlendirmeleriyle yaşamı analiz ederler. Burada verilen bilgiler kıskançlığı yok etmek değil kıskançlık duygusunu uygun şekilde yönetebilmektir.

Ebeveynler olarak aşağıdaki süreçlere dikkat ettiğimizde aile sisteminiz içerisinde yaşanan durumu baş edilebilir seviyeye getirmiş olursunuz.

  1. “Sen büyüksün, söz dinlemelisin” diyerek çocuktan yaşının üzerinde olgunluk bekleyip hala çocuk olduğu unutulmamalıdır.
  2. Anne ve babalar mümkün olduğunca çocuklara eşit değil ancak; adil davranmaları gerekmektedir. Çocuklar arasında adil davranmaya önem gösterilmesi gerekmektedir. Annenin, bebeğe neden fazla zaman geçirdiğini, çocukla yaşına uygun bir şekilde anlatarak açıklanması gerekmektedir.
  3. Yeni bebek uykudayken de uyanıkken de diğer çocuğunuzla oyunlar oynayın. Bu oyunlar, çocuğunuzda; bebek olsa da olmasa da anne ve babasının kendisiyle ilgilendiği kanaatini oluşturacak. Böylece çocuğun gözünde bebeğin varlığı tehdit olmaktan çıkıp normalleşecektir.
  4. Şaka yaparak kıskançlığını tetiklemeyin. Çocuğun tepkisini ölçmek için aileler arasında şakalar yapılabiliyor. Çocuk, olayın gerçekliğini tam kavrayamadığı için sizin söyleminizdeki amacı net algılayamaz. Dolayısıyla bu şakalar çocuğun kıskançlık duygusunu tetikler. “Bence kardeşin daha akıllı.” , “Annen kardeşini daha çok seviyor.” gibi şakalar kesinlikle yapılmamalıdır. Bu durumun doğruluğunu gösterme ihtimali olan olaylar karşısında çocukta “Evet, gerçekten onu daha çok seviyorlar.” kanaatini pekiştirir.
  5. Zamanınızı iyi ayarlayın. Bir çocuk için sevgi, kendisine harcanan zamanla doğru orantılıdır. Çocuğunuzla kitap okumak, yemek yemek, oyun oynamak ve onun sorularını cevaplamak için ne kadar zaman harcadığınızı düşünün. Harcanan zamanın ve gösterilen sevginin büyüklüğü ile kıskançlık duygusu ters orantılıdır. Aranızdaki bağı güçlendirmek için çocuklarınızın her biriyle, yalnızca ikinizin yer alacağı oyun zamanları belirleyin. Böylece çocuklarınızın her biri, kendini önemli ve özel hissedecektir. Ayrıca gün içinde onu ne kadar sevdiğinizi sık sık tekrar edip, ona hissettirin.
  6. Farklı yaşlardaki çocukların anlayış farkının çok olduğunu unutmayın. 4 yaşındaki bir çocuk ile 5 yaşındaki bir çocuğun ihtiyaçları ve çözümleri farklıdır. Onlara aynı çözüm yöntemi ve iletişim tarzıyla yaklaşmamamız gerekiyor.
  7. Çocuğunuzu kardeşiyle ya da diğer çocuklarla kıyaslamayın. Çocuğunuza, “Keşke ablan gibi cömert olsan.” ya da “Neden kardeşin gibi rahat duramıyorsun?” gibi cümleler kurmayın. Bu cümleler çocuğunuzda, “Anne ve babamın istediği gibi biri olamayacağım.” kanaati oluşturur. Bu söylemler kıskançlık duygusunu tetikler.
  8. Bebek için söylenen ‘‘Ne kadar yaramaz, sürekli ağlıyor ve beni yoruyor oysa ben seni daha çok seviyorum.’’ gibi bir cümle çocuk tarafından inandırıcı bulunmayıp, tam tersine onu kandırmayı istediğiniz inancı verebilir. Bu da en başta çocuğun size olan güvenini zedeleyecektir.
  9. Çocuğun somutlaştıramayacağı sözler söylemeyin. Ona sözlerle değil davranışlarınızla mesajlar iletmeye çalışın. Kardeşin dünyaya geldi sana olan sevgimizde bir azalma yok mesajını sadece sözcüklerle değil davranışlarımızla iletmeye çalışalım.
  10. Yeni bebek dünyaya gelmeden önce yapmış olduğunuz aktivitelerin bir anda son bulmamasına özen gösterin. (Oyun parkına gitmek, gece yatarken hikaye kitabı okumak gibi)
  11. Kıskanmasın diye aşırı hoşgörü göstermek durumu daha da kötüleştirecektir. Çocuk kendisinin zorla sevildiğini belki de sizlerin bir bebek dünyaya getirdiğiniz için çocuğunuza karşı suçlu olduğunuz mesajı verip sınırlarınızı daha fazla zorlamak isteyecektir.
  12. Kardeşler arasındaki karşılaştırmadan kaçının. Kıskanan çocuğunuza bir zamanlar bebek olduğunu, aynı bakım ve özenin kendisine de gösterildiği anlatılmalıdır. Küçülmüş giysileri, bebeklik fotoğrafları, duruyorsa battaniyesi, biberonu gösterilerek, o bebekken yaşanılan anılardan ve onun sevimli hallerinden bahsedilerek kendini daha iyi hissetmesi sağlanabilir.
  13. Ailenin bütün olduğu duygusu tüm aile bireyleri tarafından hissedilmelidir. Bunun için birlikte yapılabilecek gezi, piknik, alışveriş, film izleme gibi etkinliklere yer verilmelidir.
  14. Bu dönemde özellikle babalara büyük görev düşmektedir. Çocuk kendisini yalnız, itilmiş hissetmemesi için babalar çocukla daha çok ilgilenmelidir. Anne doğal olarak bebekle ilgileneceği için baba büyük çocuğa daha çok zaman ayırmalıdır.
  15. Çocukların her biriyle ayrı ayrı oynanan yönlendirilmemiş, çocuk merkezli oyunlar oynamaya özen gösterelim. Oyunlar yoluyla yaşamış olduğu olaylara karşı duygu regülasyonu sağlayacaktır.
  16. Oyuncak bebek ya da herhangi bir hayvan ailesiyle oynanan sembolik oyunlar kurması için ortamlar oluşturun.

 

Ebeveynlerimizin genel olarak yanlış yapmış olduğu diyaloglara da yer verecek olursam;

Çocuk : Sürekli bebekle birliktesin.

Ebeveyn : Hayır değilim, biraz önce sana kitap okumadım mı ? (Yanlış)

Ebeveyn : Benim onunla vakit geçirmem hoşuna gitmiyor mu ? (Doğru)

 

Çocuk : Bebeği geri gönderin, istemiyorum.

Ebeveyn : Bunu demek istemedin. Aslında onu çok seviyorsun. (Yanlış)

Ebeveyn : Onu burada istemiyorsun. Bazen keşke gitse diyorsun. Çünkü (Doğru)

 

Ebeveyn: Ne yapmaya çalışıyorsun, kardeşinin kolunu kırmaya mı ? Çok yaramazsın !(Yanlış)

Ebeveyn : Kardeşine zarar vermek yok. Ne hissettiğini oyuncak bebeğin üstünde gösterebilirsin. (Doğru)

 

Ebeveyn : Sen kocaman bir çocuk oldun artık eşyalarını bebek gibi yerlere bırakmıyorsun. (Yanlış)

Ebeveyn : Bakıyorum oyuncaklarını kaldırmışsın, yapbozun parçalarını da topladığını görüyorum. (Doğru)

 

EŞİT OLARAK SEVGİNİZİ İDDİA ETMEK YERİNE ONLARIN SİZİN İÇİN NASIL BİRİCİK OLDUĞUNU GÖSTERİN.

Çocuk : Kimi daha çok seviyorsun.

Ebeveyn : İkinizi de eşit seviyorum.(Yanlış)

Ebeveyn : İkiniz de benim için özelsiniz. Sen benim biricik kızımsın.  Kimsede senin düşüncelerin, senin gülümsemen, senin hislerin yok. Benim kızım olduğun için mutluyum. (Doğru)

 

EŞİT ZAMAN DAHA AZ  ZAMAN GELEBİLİR. İHTİYACA GÖRE ZAMAN AYIRIN.

Çocuk : Mustafa ‘yı doğum günüme çağırabilir miyim ?

Ebeveyn : Tabi başka kimi çağıracaksın ?

Çocuk : Bartu, Batuhan

Diğer Çocuk : Anne hep onunla konuşuyorsun !

Ebeveyn : Birazdan yanına geleceğim. Elif bunu sonra yeniden konuşalım olur mu ? (Yanlış)

Ebeveyn : Haklısın ablanla çok vakit geçirdim, çünkü doğum günü partisi önemli bir konu. Senin için beklemenin kolay olmadığını biliyorum ama bitirdiğimiz zaman senin aklındakileri de tüm detayları ile dinlemek istiyorum. (Doğru)

 

KAVGA ZARAR VERMEYE DOĞRU GİTTİĞİNDE

Ebeveyn : Sandalyenin üstünde elindeki kamyonu fırlatmak üzere olan bir çocuk görüyorum. Diğer çocuk sopasıyla vurmak üzere. İkisi de çok öfkeli ! (Yaşanan olayı tarif edin, betimleme yapın.)

Ebeveyn : Bu çok tehlikeli bir durum. Bir mola verip sakinleşmeniz gerekiyor. (Sınırları belirleyin.)

Ebeveyn : Hemen! Sen odana git! Sen de kendi odana! (Onları ayırın.)

 

Tüm bu önerilerle birlikte çocuğunuzdan bu durumu peri masalı gibi yaşamasını beklemeyin. Kıskançlık duygusu doğal çocuğunuzun hayatta kalabilme mücadelesi içerisinde vazgeçilmez sevgi nesnesini paylaşmaya adapte olma durumudur. Bebeğinizin yaşı biraz daha büyüdüğünde onlar arasındaki bağı güçlendirmek ve süreci daha sağlıklı yürütebilmek için kardeşiyle beraber rakip olacağı oyunlar değil ekip olarak oynayabileceği oyunlar tavsiye ederim.

 

Tüm çocuklarımızın yaşamında aktif rol alan ebeveynlerimize ebeveynlik rollerini gerçekletirirken kolaylıklar dilerim.

               

Görkem GÜLER I Psikolojik Danışman

 


Kardeş Kıskançlığı için Neler Yapılabilir | Kayseri Psikolog | Kayseri Pedagog | Kayseri Kardeş Kıskançlığı için Tıklayınız.